Sevgili Ayşe Arman’ın Lobna ile
yaptığı röportajı okurken boğazım düğüm düğüm oldu.
Bu ilkellik cehenneminden niçin
kurtulamıyoruz bir türlü..
İnsanların özgürlüklerine,
inançlarına, kimliklerine, yaşam tarzlarına müdahele etmeyen bir devlete ne
zaman kavuşacağız?
Topluma tek bir zihniyet, tek bir
yaşam tarzı, tek bir ideoloji, tek bir din, tek bir mezhep dayatan
yönetimlerden ne zaman kurtulacağız?
Yıllar geçiyor, devirler
değişiyor, iktidarlar değişiyor. Ama bir şey, baskı hiç değişmiyor. Sadece baskı görenler değişiyor.
Lobna’nın hayatını kararttılar.
Daha gencecik bir çocuk olan Ali İsmail’i döve döve öldürdüler. M. Ali Alabora
ya linç kampanyası düzenlediler.
Önceki devirlerde de Kürt kimliğiyle varolmak isteyen Ahmet Kaya’
nın hayatını kararttılar.
Alevi kimliğiyle var olmak
isteyenleri diri diri yaktılar, evlerini ateşe verdiler.
Ermeni kimliğiyle varolmak
isteyen Hrant Dink’ i katlettiler.
Ana dilinde şarkılar söylemek
isteyen Şivan Perwer’i ülkesinde
yaşayamaz hale getirdiler.
Hıristiyan inancıyla varolmak
isteyen insanların boğazlarını keserek katlettiler..
LGBT kimliğiyle varolmak
isteyenlerin hayatlarını karartıyorlar.
Kendi doğal yaşam alanlarında
yaşayan hayvanları öldürüyorlar. Ağaçları kesiyorlar, ormanları yakıyorlar.
İnsanın gezegende var olmaya
başlamasından bu yana binlerce yıl geçti. Hala vahşilikten, canavarlıktan,
savaşlardan, şiddetten, yok etmekten, öldürmekten, egemenlik kurmaktan,
sömürmekten vazgeçmedi. Doğaya, evrene,
insana saygılı daha uygar bir insan olma yolunda evrimleşemedi bir türlü.
Şiddete bulaşmadıkça bütün
insanların her türlü kimlikleriyle, düşünceleriyle, yaşam tarzlarıyla özgürce
var olma haklarına hiç kimse baskı yapamamalı. Bu basit ilkeye inanmak,
uygulamak neden bu kadar zor oluyor?
Bedenime, yaşam tarzıma, ağacıma,
özgürlüğüme dokunma diyerek Türkiye tarihinin en çağdaş, en uygar, en barışçıl
eylemini gerçekleştiren gezi eylemcilerine destek için ordaydı Lobna. 35
yaşında genç bir kadın. iki üniversite bitirmiş, okuyan, araştıran, hayata dair
hayalleri olan bir güzel insan. Ve işte bu güzel insanın da hayatını
kararttılar. Güvenlik güçlerinin hoyratça müdahelesi sırasında başına gelen gaz fişeğiyle kafatası
parçalanıyor. Aylarca süren ameliyatlar tedaviler..
Nihayet kesik kesik te olsa konuşmaya
başlaması küçük te olsa bir teselli oluyor.
Ve sevgilisi Barış.. ne güzel bir
insan. helal olsun.. kız arkadaşına gerekli ilgi ve sevgiyi vermek için bütün hayatını askıya alıyor.
Kadınlara şiddet uygulayan, taciz
eden o kadar pislik erkek haberleri okuyoruz ki, insan erkek olmaktan utanır
hale geliyor.
Lobna ! bütün kalbimle sana
sevgilerimi sunuyorum, günden güne daha daha iyileşmeni diliyorum.
Seni bu hale getirenler, Ali
İsmail’in ölümüne sebep olanlar, M. Ali Alaboraya saldıranlar da bir gün
gelecek utançlarından saklanacak delik arayacaklar. Tıpkı bugün Ahmet Kaya ya
saldıranların utançtan saklandıkları gibi.
Not : Aylarca süren hastane, tedavi süreçleri
ekonomik olarak zorlamaya başlamış. Ekonomik katkıda bulunmak isterseniz ;
Kim olursa olsun,fikirleri ne yönde olursa olsun insana gösterilen şiddetin haklı tarafı olamaz.Bir anlasak,farklı olanı da sevmeyi öğrensek ne güzel olur.Sevgiler..
YanıtlaSil@ Derya ! güzel yorumun için teşekkürler..
YanıtlaSilfarklı olanı sevmesek bile en azından yaşamasına izin vermek, yaşamını yoketmemek gibi bir yol seçebiliriz..
sevgi ile kalın...
Elinize saglik! cok guzel yazmissiniz.
YanıtlaSilO roportaja hala ne isi vardi orada diye yorum yapabilen, aman gitsin biz zaten ulkemeizde onu istemiyoruz diyebilen insanlar var. Gercekten var. Ama cok sukur ki bizim gibi dusunenler de var. Farklilik zenginlik. Ben o farkliliktan ne ogrenebilirim diyecegine herkes benim gibi olsun demeyi akil almiyor. Ama akil falan bir yana artik, su yasananlara vicdanlar nasil sizlamaz anlamiyorum. Demis ki Lobna Kucuk kadin oldum artik, herseyim kucuk, hedeflerim kucuk, yoksa delirebilirim. Bir insana bunu yaptilar. Her dusundugumde icim sizliyor :(
@ Gulçin ! benim de çok içim sızladı..
Silsözünü ettiğin yorumlar o kadar ürküntü verici ki..nasıl canavarlar var bu dünyada. işte o zihniyetlerin çokluğu yüzünden dünya cehennem gibi. her yerde savaşlar, cinayetler, tecavüzler, diktatörlükler...
Teşekkür ederim güzel yorumun için..sevgiler...
hala bunları yapanlarla aynı dünyada yaşadığımıza i-na-na-mı-yo-rum!
YanıtlaSilbravo barış'a!
@ Muzurella ! ne yazık ki çok korkunç canavarlarla aynı dünyada yaşıyoruz.. :(
SilBu yaşananlara tanık oldukça içim sızlıyor benim de.. Bir insanı olduğu gibi kabullenmekle bitecek bu kirlilik..
YanıtlaSilUstanın söylediği gibi
".. Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey.."
Umut etmek istiyorum..
Sevgiler..
@evde yazar ! aynen dediğin gibi.. bir insanı olduğu gibi kabullenmek.. bu kadar basit bir ilke işte. ne yazık ki bunu beceremiyor insanlık..
Silben de umut etmek istiyorum...
SilEdiyorum da..
Gezideki gençler umut olduğunun kanıtıdır.
@ Sinem ! ne güzeldir umut etmek, umutlu olmak..
SilFarklılığın bir renk armonisi olduğunu öğrendiğimiz gün insan olduğumuzu göreceğiz...Çok güzel dillendirmişsin..
YanıtlaSil@ CEREN ! teşekkürler güzel yorumunuz için. bloguma hoşgeldiniz.
Silheeey biliyo musun, 13 aralıkta lobna konseri vaaaar.
YanıtlaSil:)
@deep ! bilmiyodum. keşke katılabilseydim..
Sil