Kitabı bitirip elimden bırakınca derin bir hüzün
duygusu hissettim.
Değişen dünya koşulları, değişen yaşamlar, değişen
değerler yada değerlerin öncelik sırasının değişmesi, yozlaşma, 80 li yıllarda
İstanbul da aile, toplum, mahalle, toplumun genel kültürü, zihniyeti v.s
üzerine insanı hüzünlendirdiği kadar da düşündüren insan hikayeleri..
1980 li yılların başında 50 yaşında bir adamın
yaşam sorgulamaları. İstanbul Beyoğlu’nda geçen çocukluk yılları. Musevi ve Rum
komşularla iç içe bir yaşam. Anne ile çocuk arasındaki sevgi ilişkisi. Bazen
bütün bir yaşam boyunca yaşanan mutluluk veya mutsuzluk anne/baba ile olan
sevgi ilişkisinin sağlıklı düzeylerde olup olmamasına bağlı olabiliyor.
40 yaşlarında bir adamın ta 13 yaşlarında iken
aşık olduğu genç kız Leyla…
Çocukluk yıllarında hayallerini süsleyen Leyla’nın
acıklı hikayesi..İnsanın en deli dolu olduğu yıllar. Gençlik yılları. 18 yaşlarında iken Leyla’nın bir erkekle ilişki yaşaması hayatını karartıyor. Daha doğrusu bir genç kızın böyle bir “suç” işlemesi karşısında aile ve toplumun kahramanca elele vererek kızcağızı ölüme sürükleyişlerinin hikayesi. Bu ilkel vahşi karanlık zihniyete göre böyle bir suç, ailenin şerefine, namusuna halel getirir. Suçu işleyen kurban edilmelidir.
Önce delirtiyorlar kızı. Sonra günlerden bir gün denizden cesedini alıyorlar.
Aile ve toplum temizlenmiş oluyor.. :(
Nezaket, zerafet, sevecenlik, asalet ve kültür gibi pek çok güzellikleri bir arada taşıyan eski bir İstanbul hanımefendisi Nebile hanım’ın hikayesi.
Zamanla değişen sosyoekonomik yaşamlar..
Kitabın basım tarihi, 2004. İlk baskı ise 1983
müş.
Yazarın kitapları listesinde çoğu roman olan 10
tane kitabı var. (2004 ‘e kadar)Okunmaya değer ne kadar çok kitap var diye düşündüm. Okunası bir yazar olarak hafızamın bir kenarına kaydettim.
Şaşırtıcı, tuhaf gelen bir iki noktayı da
söylemeden geçmeyim. Aslında 80 li yıllarda ben de çocuktum. Bana çok ta tuhaf
gelmemesi gerekirdi. J
ama işte insan o kadar çabuk unutuyor
ki..
1.olay :
Adam hastanede yatarken ziyaretine gelen kız kardeşi,
hasta odasında püfür püfür sigara içiyor. J
2.olay:
13 yaşında bir erkek çocuğunun gizli gizli yazdığı
aşk şiirlerini sakladığı yerde gören anne çileden çıkıyor. Azarlıyor. Bağırıyor.
Babaya şikayet ediyor. Büyük bir ayıp işlemiş gibi birlikte iyice bir azarlıyorlar çocuğu. "Bu ne
serseriliktir, şairlerin başına neler geliyor biliyor musun, hep zindanları
hapisleri boyluyorlar." Çocuğun şiirlerini yazdığı bütün kağıt tomarlarını
yakıyorlar.
Altı
Çizilenler ;
Niçin
kaçtım? Niçin gitmeyi düşünmekten bile kaçındım? Yapmadım. Yapamadım.
Yapamadığım, yapmayı istemekten kaçındığım öyle çok şey var ki. Neden? Yaşama
sahip çıkabileceğim her an’ı neden kaçırdım? Her türlü yaşamayı neden hep
reddettim? Neydi korktuğum? Neden, neden çekindim hep? Kapıyı çaldığımda
içeride başka biri olabilir. Ben seviyorum dediğimde birisi gülebilir. Seviyor
sansam da başka bir sevdiği vardır. Var sandığım şeyler belki de yoktur. Gülünç
olma. Rezil olma. Herkesin içinde ağlama. Sanki rezil olmayı göze alamayan biri
yaşıyorum, yaşadım, diyebilirmiş gibi./sf:40
Bir
başkasının yaşamını sürdürüyormuşum duygusu sık sık uyanmazdı içimde. Belki
arada bir. Şimdiki gibi her anıma egemen değildi. … asıl yaşamımı yaşamadığımı,
ama aradığımı duyardım, hiç bulamayacağımı aklıma getirmeyip hemen o sırada
bulamadığım, yakalayamadığım için sabırsızlanır, kimi kez hırçınlaşırdım.
Şimdiki gibi, asıl yaşamımı yitirdiğimin, hiç yakalayamadan yitirdiğimin bir
başkasının yaşamını sürdürmenin bilinciyle bunalmazdım. /sf:97
Bir
köprüydüm arada ya da aslında köprünün üstünde gidip gelen bir kişi, iki tarafı
da bilen, bu tarafı yeğleyen, ama öte tarafta yaşamak zorunluluğunu doğuştan
ister istemez kabullenmiş bir genç kişi. /sf:159
off o sigara olayı neydi
YanıtlaSilotobüste hastanelerde göz gözü görmezdi
83lüyüm bende
şimdi daha mı tahammülsüzleştik
@darkolive! şehirlerarası otobüslerde çok korkunçtu. :) ya ben hastaneleri hatırlamıyorum. :) nasıl içilir hastanede.inanılır gibi değil. :)
Silhttp://mavikalemdekiler.blogspot.com/search/label/P%C4%B1nar%20K%C3%BCr Burada yasaklanan kitabı var :)
YanıtlaSilBenim de ilk okuduğum Akışı Olmayan Sular'dı.1986 basımı :) Sait Faik Hikaye Armağanını almış bu kitabıyla.
@Narda ! hemen bakıyorum linke.
Silhep heves etmişimdir kendisinin kitaplarını okumaya.Sadece Aşkın Sonu Cinayettir adlı Mine Söğüt ile yazmış olduğu otobiyyografik söyleyişini okumuştum.Kendisine karşı merakım artmıştır.Nitekim yazdığı romanlarının o kadar başarılı olmadığı,asılacak kadın adlı romanının müjde ar tarafından oynandığını,yanlış hatırlamıyorsam büyük sansasyon yarattığını ve onunla ilgili bir ödül aldığını okumuştum onunla ilgili okuduğum bir yazıda.Beğendiğini söyleyen nadir insanlardansın.İnanıyorum sana.Bulup okuyacağım :-))
YanıtlaSilkadının internet sitesi bile kendine özgüydü,dedim ya merak edip hakkında bayağı araştırma yapmıştım kendisinin.tek kitabı kaldı okumadığım,o da tamamlanacak :-)
@ Şükran ! hımm iyi tanıyomuşsun. ben pek bilmiyordum. sadece tv programından biliyordum. yorumun sayesinde bayağı bi bilgilenmiş oldum. :) teşekkürler Şükran..
SilAlways interesting post..... Happy New Year!!!!!!
YanıtlaSilThanks Paola.. Happy New Year.....
Sil@ Gülev ! size de Mutlu Yıllar..
YanıtlaSilblogunuza uğrarım elbette..