26 Ekim 2019 Cumartesi

BÜYÜK UMUTLAR – CHARLES DİCKENS / Çeviri : Nihal YEĞİNOBALI


Charles Dickens, 1812 de İngiltere de doğmuş. 1870 te ölmüş. Diğer ünlü eseri ‘İki Şehrin Hikayesi’. 

‘Büyük Umutlar’, 1860 ta yayınlanmış.
Okudum bitti. harika bir romandı. 
1800 lü yıllar İngiltere Londra ve çevresi kırsal bölgedeki sosyal yaşam, insan ilişkileri, para hırsı, çıkar ilişkileri, riyakarlık, yargı sistemi, hukuk, suçluluk, sevgi, dostluk, iyilik, kötülük, v.s. üzerine düşündürüyor.
Bana ilginç gelen şeyler : suçluya verilen cezalardan biri , Yeni Dünya’ya (Amerika kıtası) müebbet sürgün. Gidipte dönersen cezası idam.
Sadece bir celsede verilen cezalar – 32 adet idam. Halkın gözü önünde darağaçlarında infaz ediliyorlar. Ülke krallıkla yönetiliyor. Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi monarşik yönetim var. Demokratik yönetim talepleri yeni yeni gelişmeye başlıyor. 1776 Amerikan Devrimi, 1789 Fransız Devrimi sonrası yıllar.
Bu yıllarda sanayi devrimi, kapitalizm artık gelişmeye başlıyor. İnsanlığın tarım toplumundan endüstri toplumuna geçiş yılları.
İnsanlara bakınca, bütün zamanlarda insanların pek te değişmeyen pek çok yönlerinin aynı olduğunu görüyorsunuz. Zengin ve paralı insanın etrafında yağcılık yapan, dost olmaya, yakınlık kurmaya çalışan insanlar.. söz konusu insanın fakirleşmesi ile hemen anında uzaklaşmaya başlıyorlar.
Bütün hikayeyi, Pip’in ağzından dinliyoruz. Çocukluğunu, gençliğini, genç adamlığa geçişini, umutlarını, hayal kırıklıklarını, aşkını, vefasızlığını, pişmanlıklarını anlatıyor bize.
Edebiyat, harika bir şey. Sosyoloji derslerinde sanayi devrimi, endüstri toplumu, kapitalizmin gelişimi, Fransız devrimi, v.s konularını tüm detayları ile işlemiştik.
Ama işte o dönem insanlar nasıl yaşıyorlardı, insan ilişkileri nasıldı, insanların hayata bakışları neydi gibi soruların cevaplarını almak pek mümkün değil. Tek bir edebiyat eseri elinizden tutup bir zaman tüneli ile sizi 200 yıl öncesine, binlerce kilometre uzaklıktaki bir şehre götürüyor. Sizi görünmez bir şekilde gezdiriyor, çevreyi gösteriyor. İnsanları inceliyorsunuz, evlerine girip nasıl yaşadıklarını gözlemliyorsunuz. Duygularını, düşüncelerini gözlemliyorsunuz. Müthiş bir şey bu. İyi ki edebiyat var. İyi ki bu yazarlar yazmışlar. Onların sayesinde tüm zamanları, tüm dünyayı gezebiliyoruz. Gözlemler yapabiliyoruz.
Kitabın pek çok film uyarlaması yapılmış. 2012 yapımı yönetmen Mike Newell in filmini izledim. film de çok güzeldi. büyük oranda kitaba sadık kalmış.

Pip
Joe - demirci ustası Pip’in eniştesi
Mr. Jaggers – avukat
Abel Magwitch / Provis
Miss. Havisham
Estella
Wemmick 

4 yorum:

  1. Dickens'ın en beğenilen eserlerinden. Ben de severim ancak ikinci bir kez okumaya teşebbüs edemem herhalde:) yine bir İngiliz olan yazar E.M. Forster da Dickens'ın romancılığını dönemi ustalıkla yansıtması açısından değerli bulmuştu.

    Nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama Amerika, eski kıtanın yani Avrupanın artıklarından oluştuğu için ciddi bir kültür ve insanlık birikimi yoktur, kaba kuvvete dayanan bir ülke olmuştur deniyordu. Şu son zamanlarda daha da hak veriyorum bu tespite.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Narda : epey zaman geçmiş. uzak kaldım biraz. neyse.
      amerika ile ilgili yazdığın değerlendirme çok güzel. aynen ben de katılıyorum.
      Selamlar..

      Sil
  2. Blogunuz oldukça güzel ve emek verilmiş.Kaleminize sağlık.Yeni
    açtığım bloguma zaman ayırıp takip ederseniz oldukça mutlu olurum.Sağlıcakla Kalın.

    https://hepfragmanizle.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  3. ‘’Acı en iyi öğretmenmiş, bana çok şey öğretti. Eğdi beni, büktü ama daha iyi bir biçime soktu.’’

    Charles Dickens – Büyük Umutlar kitap yorumu: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/charles-dickens-buyuk-umutlar-kitap-yorumu/

    YanıtlaSil

Güzel yorumlarınız için Teşekkürler. .