23 Haziran 2014 Pazartesi

Ejderha Dövmeli Kız - Stieg Larsson


Müthiş bir heyecan. Heyecanlı, sürükleyici, acıklı, düşündürücü. Kitabı elinizden bırakamıyorsunuz. Bir yandan çok heyecanlı bir hikaye okurken öte yandan ırkçılık, dinsel yobazlık, insanların hayvanlara yaptığı kötülükler, türcülük, cinsel tecavüzler, şiddet, vahşet, v.s. üzerine derin düşüncelere dalıyorsunuz..


Irkçılık, dinsel yobazlık, faşizm, türcülük v.s gibi insanı vahşileştiren, canavarlaştıran, acımasızlaştıran  düşünceler, zihniyetler, inançlar nasıl oluyor da insanların önemli bir kısmı tarafından kabul görüyor ?

Bunun bir cevabı var mı bilmiyorum. Bu kadar korkunç düşüncelerin inançların bu denli yaygın olmasını anlamakta güçlük çekiyorum.

Lisbeth .. cesur özgür bağımsız asi bir kız. Asosyal, insanlarla iletişim sorunu var, insanlara güvenmiyor. Ama işte yine de çok tatlı bir kız. 

Mikael- cesur, özgür düşünceli, paraya güce boyun eğmeyen bağımsız bir gazeteci yazar. Kadınlarla, cinsellikle herhangi bir sorunu yok. Dogal bir sekilde karşılıklı arzu ve istek oluştugunda cinselliği özgürce yaşamaktan da kaçmayan biri. Belki de bu yüzden bir kadını taciz etmeyi asla aklının ucundan geçirmeyecek biri.

İkisini de çok sevdim. İkisinden de çok iyi dost, çok iyi arkadaş olur. Gururlu onurlu, güce boyun eğmeyen vicdanlı bir duruşları var.

Mikael in özelikle borsa hakkında söyledikleri çok hoşuma gitti. Benim de benzer düşüncelerim var.  Oldum olası borsa yı sevmedim. Sahte, yapay, gerçek olmayan bir şeyler çağrıştırıyor.

Mikael’ in borsa hakkında söyledikleri ;

“ .. borsa bütünüyle başka bir şey. Orada bir ekonomi yok, ne üretim ne de hizmet. Orası bir takım adamların şu ya da bu şirketin şu kadar milyar değerinde olduğu yada olmadığına saat saat karar verdiği bir fantezi dünyasıdır. /sf:631